İçimden Geldiği Gibi Davranamıyorum? İçimden Geldiği Gibi İle İlgili Sözler?
Şu uçsuz bucaksız sonsuz görünüşle sonu sona saklayan yaşam serüveninden, gelip
geçenler… yada içinde bir yerlerde mola vermiş olanlar
Israrla onları terk etmeyişlerinin omuzundaki çöküntüleri.
Boğazındaki düğümlenişleri Diline mahkum ettiğin cümleler kitlesinden ibaret olan o suskun çığlıklar. Bak şu sözcüğün sana yaptığı oyuna! Nasılda dalga geçiyor zihninle,kelimeyi ağzından sarf ederken kulağında kendini belirtecek kadar yüksek tonunu koruyor olupta, iş tam dökülecek ağzımdan kusucam etrafa içimin o birikmişliğini dediğin an,nasılda kendi iç dünyana itleyiveriyor tüm alçak tonuyla olanı biteni. Yeri geliyor delilercesine taşkın bir sele dönüşüp kılık değiştiriyor gözlerinde gözyaşıyla yeri geliyor yanardağa bürünüveriyor o güzel
yüreğindeki alevleriyle. Bir süreden sonra bedeninde, ruhunda öyle beliriyor ki artık fark
edişlerinin farkındalığıyla nasıl, nereye,kime bir bombayı kendinleştirip patlayacağını düşünür
hale geliyorsun. Söylesene bana şimdi; kendine kime ne yararı oldu bombalaştığında. Göz
göre göre niye kendini ve etrafını aynı anda yakmak isteyecek kadar acımasız olasan ki ?
Gerçekten tüm iradeni ele geçirmiş olan bu çığlıkların oyunlarına galibiyet verecek kadar
güçsüz bir iradeye mi sahipsin? Baksana şöyle bir etrafına kim kimler tarafından ne derece
anlaşılıyor anlattığında derdini. Başından geçen en zehir günlerini bile biri seni anlayabilsin
sana yardımcı olabilsin amacıyla döküyorsun içini olur olmaz kişilere. Atladığın bir şey var bu
noktada. Diyorum ya adı üstünde Başından Geçenler’ bak şu cümleye senin başından
geçenleri hissettiğin duyguları sadece sen bilebilir sadece sen hissedebilirsin ve seni en iyi
ve doğru şekilde anlayan da sadece sen olabilirsin. O yüzden bırak çığlıksa çığlık, dursun
seninle yaşayabildiği kadar yaşasın barınsın ruhunda. Gözyaşına mı bürünüp gelicek akıt
gitsin, isterse oluşsun yüreğinde ateşlerle bir gün illaki o seller duracak o yangınlar sönecek.
Bunları bildiğinin bilincinde kalıp kimseye kendini yada çığlıklarını anlatma zorunluluğuna
kapılıp hissetme muhtaçlık. İnsanlar empatiyi kurarken bile kendilerini düşünürken senin
çığlıklarının sesini can kulağıyla dinleyebileceğine sahiden inanabiliyor musun? Sen kendi
başına zaten bir kalabalıktan ibaretsin düşüncelerinle duygularınla. Sen bile kendini
iyileştiremeyecek kadar aciz olursan kimseden sana yardım edebilecek kadar güçlü
olduğunu düşünme. O yüzden şimdi fısılda o içindeki saklı çığlıklara korkut onun gözünü
Ona de ki ‘ Sen duyulmaktan ibaretsin belki ama ben seni susturarak yeneceğim’.