Sanayi Devriminin YAYILMASI? Sanayi İnkılabı Nerede Başladı?

Sanayi devrimi nasıl başladı sanayi devrimi ne demektir sanayi devriminden sonra insan hayatında neler degişti?

Sanayi Devriminin YAYILMASI? Sanayi İnkılabı Nerede Başladı?

Sanayi Devrimi Tarihi

Bugün modern bilimler diye bildiğimiz fen bilimleri, fizik bilimleri ve sosyal bilimler aslında son üç yüz yolda ortaya çıkmıştır. Önceleri 1500’lü yıllarda fen ve doğa bilimlerinde önemli gelişmelerin olduğunu görüyoruz. Galileo gibi ünlü düşünürler, bilim insanları ellerindeki geliştirdikleri araç gereçlerle içinde yaşadığımız evreni gözlemlemeye başlamışlardır.

Bu gelişmeler fen ve doğa bilimlerinde büyük bir çığır açmıştır ve insanın içinde yaşadığı dünyayı ve evreni daha iyi tanıması onu kendi çıkarları doğrultusunda değiştirmeyi, dönüştürmeyi sağlamıştır. Bu süre içerisinde ki gelişmeler zaman içinde sosyal bilimleri de etkilemiştir. Doğa ve fen bilimlerinde ki bu araç gereçlerle sosyal bilimlerde ‘’toplumu da inceleyebilir miyiz?’’ ve ‘’buradan yola çıkarak topluma dair bilimsel bilgilere sahip olabilir miyiz? ‘’, ‘’bu bilimsel bilgiler ışığında topluma yeniden bir yön verebilir miyiz?’’ düşüncesinin ortaya çıktığını görüyoruz. 1700’lü ve 1800’lü yıllar aslında modern anlamda sosyal bilimlerin doğuşudur.

Sadece sosyolojinin değil aynı zamanda siyaset bilimlerinin, tarihin, iktisat biliminin, antropolojinin de ortaya çıktığını görüyoruz. Her ilgili alanda sosyal bilimler, fen ve doğa bilimlerinden etkilenmişlerdir. Sosyal bilimlerde bilimsel anlamdaki gelişmelerin olduğu ve bilimin öncülüğünde topluma yön verilmesi gerektiğini, toplumsal gelişmenin ilerlemesinin ancak bilim aracılığıyla olabileceği düşüncesi aslında bizim ‘’Aydınlanma düşüncesi’’ diyebileceğimiz 18.Yüzyıl’da y ortaya çıkmıştır. Aydınlanma, orta çağın karanlığından bilimin ışığıyla bilimin öncülüğüyle topluma yeni bir şekil vermek amacıyla ortaya çıktığını görüyoruz ve dolayısıyla bununla birlikte batıda bu bilimsel gelişmeler göz ardı edilemeyecek toplumsal değişmelerle birlikte başta Fransız ihtilali olmak üzere çok önemli değişimlerin olduğunu görüyoruz. Bilimsel devrimlerin ortaya çıkması, bilimsel bilgilerin uygulama safhasını da ortaya çıkarmaktadır.

Şöyle ki bilimsel bilgiler ve buluşlar sadece teorik olarak kalmıyordur. Örneğin; buhar gücünün hareket enerjisine dönüştürmesini sağlamasıyla birlikte, lokomotiflerin deniz taşımacılığında artık buhar gücünün ürettiği elektrik enerjisiyle gitmesini mümkün kılan gelişmeler aslında bir noktadan sonra sanayi devriminin de ortaya çıkmasına neden olmuştur. Teknolojik alanda gelişmelerin ortaya çıkmasıyla ‘’Endüstri Devrimi’’ diye tanımladığımız, üretilen ürünlerin belli bir üretim sürecinden geçerek teknoloji sayesinde üretilmesi yeni anlamda üretim sahasına geçtiğimizi gösterir. Bu dönem tarıma dayalı ekonomik bir modelden aslında endüstriyel bir devrime geçişin olduğu bir dönemdir. Çok kritik bir süreç olmasıyla beraber birkaç açıdan üretim imkanları katlanarak artmış, diğer taraftan pazarlar büyümüştür, ülkeler arasındaki ticari ilişkiler artmaya başlamıştır ve kıtalar arası sürece dönüşüyor olması bizim bugün küreselleşme diye bildiğimiz sürecin aslında başlangıcı olduğunu söylemek mümkündür.

18 yüzyıl Sanayi Devrimi, bir anlamda tarıma dayalı ekonomiden kentsel ekonomiye geçiştir. Kentlerde tarımsal üretimden, emek üretimden makineye dayalı üretime geçiştir. Sanayi Devrimi ilk önce İngiltere’de çıktığında Manchester, Liverpool gibi kentlerin olduğu bölgelerde onlarca hatta yüzlerce büyük fabrikalar kurulmuştur. Bu fabrikalar tekstil atölyeleri, iplik fabrikası, dokuma fabrikası, konfeksiyon fabrikası gibi özellikle tekstil sektörü üzerinden sanayileşme hamlesi bu bölgelerde ortaya çıktığı görülmektedir. Bu devrim sayesinde insanlık tarihinde ilk kez üretken endüstriyel ürünler dünya piyasalarına dağılmıştır. 1820’li yıllar İngiltere’nin süper güç haline gelmesindeki en önemli etkenler bilimsel ve sosyal gelmişler olmuştur ve artık elektrik enerjisinin, bilimsel buluşların uygulamaya dönük olmasının yolu açılmıştır. Bu değişimler ve göçlerle birlikte işçi sınıfı denen yeni bir toplumsal sınıf ortaya çıkmıştır. Bu değişimler sosyal bilimlerin ilgisi açısından oldukça önemlidir. Böylece orta çağda tarım ekonomisi kendisini endüstri ekonomisine bırakırken aynı zamanda modern kurumlar ortaya çıkmıştır. Bu dönemde insanların siyasal açıdan da bir araya geldiğini görüyoruz ve artık özellikle Fransız düşüncesinde Montesquieu, Voltaire gibi düşünürler ile birlikte insanların içinde bulunduğu ulus devletin siyasi anlamda yönetiminin bir parlamento üzerinden yürütüldüğü, artık babadan oğula geçen bir hanedanlık değil de insanların kendilerinin seçmiş oldukları kişiler üzerinden toplumun yönetildiği bir yapıyı da geçilmiştir.


Blog Forum

5445 Blog Yazdı...

Yorumlar