Kahraman Diye Kimlere Denir? Kahramanlık Anlamı Nedir?
Hep Hollywood film ve dizilerinde kahramanları maskeli ve süper güçlere sahip olarak seyrediyoruz. Ve bu görsel propagandalar yüzünden insanlar Amerikalıları dünyanın kurtarıcısı olarak görüyor.
Ne zaman uzaylılar dünyaya saldırsa (nedense) hep Amerika’yı işgal etmeye çalışıyorlar. Ve nedense hep de Amerikalılar dünyanın umudu olup işgali engelliyorlar. Buradaki mesaj şu dünyanın en güçlüsü Amerika ve Amerika olmazsa dünyanın geleceği tehlikede. Bu sadece uzaylılarla bağlı değil. Terör konulu filmler de bile esas oğlan hep Amerikalı. Düşman ise hep Amerika’nın istemediği kişiler ya da şeyler. Onlara göre(Amerikalılar) kahramanlar istediği her şeyi yapar, her şeye zarar verebilir, istediği kadar cana kıyar. Ama kimse onlara bir şey söyleme hakkı yoktur. Ve bu karamanların mutlaka geçmişinde bir travması vardır. Bu travmaya sığınarak da her otoriteye başkaldırmayı hak olarak göstermeye çalışıyorlar.
Bu propaganda sektörü sadece Hollywood’a has değil. Onlardan etkilenerek Hint ve Uzakdoğu film sektöründeki kahramanlar da maskeli ve süper güçlü ve acayip kıyafetli. Şimdi kahramanlık için ya da kahraman olmak için illa Amerikalı mı olmak gerekiyor? Yada acayip kıyafetle sağa sola zarar vermek mi gerekiyor? Şimdi bu yazılanlar manasız gelebilir ama çekilen filmleri incelediğimizde yapılmak istenen şeyler daha iyi anlaşılır. Çünkü basit gözükse de aslında film sektörü insanların bilinçaltına etki etmek için kullanılan bir araçtır. Düşünceleri kalabalık kitlelere ulaştırmanın en kolay ve en hızlı yolu başta film sektörü olmak üzere görsel kanallardır. Çünkü insanlar artık okumaktan ziyade dinlemeyi ve seyretmeyi daha çok tercih ediyor. Bu basit ve etkili gücü artık bizimkiler de öğrendi ve yapılan projelerde bunu işlemeye başladılar. Bununun birkaç örneğini TV’lerdeki diziler ve filmlerde görmeye başladık.
Bu dizlerin ve filmlerin popülerliğinin artmasının en büyük etkisini toplumda görmekteyiz. Bizim kahramanların farkı yıkan döken acayip kıyafetleri giyen uçan kaçan maskeli süper kahramanlar değil. Ama (doğu kültürüne bağlı olarak entrika ve acı dolu) yine de dünyayı kurtaran her türlü zorluğu çeken ve çözen her zaman günü kurtaran kişiler olarak gösteriliyor. Sonuçta onların metodu da yanlış bizimkisi de yanlış. Amerikalıların böyle sahte süper kahramanlara ihtiyaçları olabilir. Çünkü onların geçmişi kahramanlıkla değil kan, sömürü, soykırım vs. dolu. Bu yüzden sahte kahramanlarla geçmişlerini gizlemeye çalışıyorlar. Ama bizim böyle süper kahramanlara ihtiyacımız yok. Bizim geçmişimiz gerçek kahramanlar dolu. Bunu da zor zamanlarda insanların gösterdiği olağan üstü davranışlardan görebiliriz. Nene Hatunlar, Seyid Onbaşılar, Erenler, doktorlar, itfaiyeciler vs. bunlar ne maskeli ne acayip kıyafetli ne süper güçlüler.
Sonuç olarak kahraman olmak ya da kahramanlık her insanın içinde vardır. Sahte ve abartı kahramanlara ve kahramanlıklara ihtiyaç yok. Kahramanlar da bizim gibi kanı akan canı yanan insanlar olarak gösterilse insanlar başı sıkışınca hep kurtarıcı beklemek zorunda kalmaz.
