Kimseye Muhtaç Olmadan Yaşamak? Allah Hiç Kimseye Muhtaç Etmesin?
MUHTAÇ OLMADAN YAŞAMAK
Bu dünyada bir sürü başarı vardır. Muhtaç olmadan yaşamak bunlardan bir tanesidir. Başkalarından bir şey beklememek, her işini kendin halletmekte hayattaki en büyük başarılarımızdandır.
Tarihe bakıldığı zaman ilk insanların bu şekilde hayata başladığını görsekde zamanla unutulmuş bir kavram olarak kalmıştır. Ve kimseye muhtaç olmamayı başaran insanlar en güçlü insanlardır. Bu insanlar bilir ki Allah’tan başka kimseye muhtaç değillerdir. Aç kalmaktan korkmazlar, çünkü bir şekilde karınlarını doyuracaklarını bilirler. Başarısız olmaktan korkmazlar, çünkü hep B planları vardır. Her şeye pratik bir çözüm bulurlar. Ve bu yüzden çevresinde çok insan olur. Çevresi onun bu pratik zekasını kullanmak isteyen insanlarla doludur. Bu insanda her şeyi öğrenme isteği vardır. Ufakta olsa bir bilgisi olması onu insanlara muhtaç olmaktan kurtaracaktır.
Küçük yaşlarda başlayan kendi işini kendi yapma isteği, zamanla daha büyük alışkanlıklar haline gelir. Hiçbir şeye üşenmeyen bu insanlar geldikleri noktada ve başardıkları işlerle takdir edilir. İşsiz asla kalmazlar. Çünki ellerinden her iş gelir. Mutlaka cebine koydukları bir sürü meslek vardır. Hayata karşı üstesinden gelemeyecekleri bir durum yoktur. Doğal olarak kimseye muhtaç olmadıkları için çevresi tarafından çok sevilir. Her zaman insanlara yardıma hazır olan bu insanlar niye sevilmesin ki?. Bu tarz insanların bir köyde yaşadığını düşünürseniz neler yapacağını hayal etmek hiç zor olmaz. Gerekirse evlerini bile kendileri yaparlar. Üşenmek onların sözlüğünde yazmaz. Ve zaten bunun için çabalayan insanların Allah’ü Teala hep yanındadır. Bir şekilde işin içinden çıkarkar. Ama suiistimalede karşı olan bu insanlar kendilerinide kullandırmazlar. Çünki yapılan her işte ne kadar emek harcadığını iyi bilirler. Bu şekilde yaşlanan insanlar hem beden olarak, hem zeka olarak yaşıtlarına göre daha dinçtir. Çünkü “işleyen demir pas tutmaz”. Elinde olan malzemeleri kullanmayı çok iyi bilir. Fazla olsa bile bir gün lazım olacağını aklından çıkarmaz. “sakla samanı, gelir zamanı” atasözü adeta onun için söylenmiştir.
Kendi işıkları ile çevresini aydınlatan bu insanlar arkadaşları arasında en fazla tercih edilen kişilerdir. Soru yağmuruna tutulmaları kaçınılmazdır. Ama soruları zevkle cevaplarlar. Çünkü öğrenmek ve öğretmek onun sanki bir mesleği olmuştur. Bununla gurur duyar. Bu hayatta işe yaramak ve çok şey bilmek kimi mutlu etmez ki. Bunun için yapılması gereken şey hiçbir şeye üşenmemektir. Sürekli her şeye usta çağırmak ve herşeyi bilen birine yaptırmak bizi tembelleştirir ve maddi olarakta kayba uğratır. Ve bunlar geçici çözümlerdir. Tasarruf yapmanın da en güzel yanı kendi işini kendin yapmaktır. Yeri geldiği zaman bizde elimize tornavida almayı, iğne iplik kullanmayı, ekmek ve turşu yapmayı bilmeliyiz. Düşünürseniz hayatta bunlar gibi yapılması çok kolay işler varken neden başkasına muhtaç olalım. Haydi şimdi tasarruf zamanı. Ne kadar çok işe yaradığınızı gördükçe sizde hayretler içinde kalacaksınız.