Komşu Komşunun Külüne Muhtaçtır Atasözünün Anlamı
Komşuluk günümüzde önemli bir yere sahiptir. Eskiden de önemli bir yere sahip olmalı ki büyüklerimiz böyle bir atasözünü söylemiş. Peki, “komşu komşunun külüne muhtaçtır.” atasözünün anlamı nedir? Sizde bu atasözünün anlamını araştırıyor ve öğrenmek istiyorsanız, bu yazımızı okuyabilir ve bilgi sahibi olabilirsiniz. Bu yazımızda “komşu komşunun külüne muhtaçtır” atasözünün ne anlama geldiğini ve eskiden komşuluğun ne derece önemli olduğunu öğrenmiş olacaksınız. Çok uzatmadan atasözümüz hakkında bilgi verelim.
Komşu Komşunun Külüne Muhtaçtır Ne Demek?
Komşuluk eski zamanlarda oldukça önemli bir yere sahiptir. Özellikle yaşça büyük olan kişilerin “bu devirde komşuluk kalmadı. Nerde o eski komşuluk?” dediklerini illa ki duymuşsunuzdur. Bu sözlerde komşuluğun gerçekten önemli bir yere sahip olduğunu gösteriyor. Eskiden aynı bina da veya aynı çevrede oturan komşular birbirlerini yakından tanır ve birbirlerinin kapısını devamlı çalarlarmış. Evlerinde ki eşyaları paylaşmakla kalmayıp sırlarını da birbirleriyle paylaşırlarmış. Muhabbetlerin de paylaşıldığı o eski komşuluklar galiba artık kocaman bir anı olarak kaldı.
“Komşu komşunun külüne muhtaçtır” derken tabii ki kast edilen asla yanan şeyin külü değildir. Burada bahsedilen komşunun evinde bulunan bazen bir tuza bazen de bir sohbete ihtiyaç duymaktır. Bu nedenle olsa gerek ki eski topraklar tek bir cümleye komşuluğun ne kadar önemli olduğunu sığdırmıştır. Oysa ki bizler bu devirde çok fazla komşuluğa şahit olamıyoruz.
Kültürümüzde komşuluğun önemi ne kadar yazsak da anlatamayız. Bundan dolayı eskiler komşuluğun önemini bir atasözüyle açıklamış. Komşu komşunun külüne muhtaçtır… Komşuyla yapılan alışveriş, kapı muhabbetleri, cam sohbetleri uzayıp da gider. Bizler evimizde bir ürün eksik olduğunda “komşu komşu… tuzun var mı?” diyebiliyorsak, hatırlı komşularınızın olduğunu sizlere söyleyebiliriz. Bu nedenle eski topraklar ne kadar güzel söylemiş. Komşu komşunun külüne muhtaçtır.
